Berat kandili nedir ve niçin kutlanır

sultan_mehmet

© ◄ كُن فَيَكُونُ ►
Yönetici
Forum Administrator
Berat kandili nedir ve niçin kutlanır kısaca
Berat gecesin demek hakkında bilgiler hadisler ve ayetler açıklaması.

Bugün berat kandili. Bugün bu gecenin neden kandil olduğunu ve anlam ve öneminin ne olduğunu merak eden birçok kardeşimiz mevcut. Bu vesile ile sizleri aydınlatmak için bu yazıyı kaleme alıyoruz.

Bizim üç aylar olarak bildiğimiz mübarek ayların ikincisi olan şaban ayının 15. gecesi berat kandilidir. Bu hayırlı gece kadir gecesinden sonraki en önemli gece olduğu söylenir ve Allah'ın rahmetinin bolca tecelli ettiği, affettiği gece olarak bilinir. Bu gecede peygamber efendimiz bolca ibadet etmeyi bu günü oruçlu geçirmeyi bizlere tavsiye etmiştir.

Duhan Sûresinin 2., 3. ve 4. ayetleri bu geceyi işaret ettiği alimler tarafından söylenmiş ve bu konuda ana hatlarıyla 2 görüş bulunmaktadır. Ayet meali şöyle:

“O apaçık kitaba and olsun ki, biz onu gerçekten mübarek bir gecede indirdik. Çünkü biz onunla insanları uyarmaktayız. Bütün hikmetli işler o gecede tefrik olunur.”

Bir grup alim bu gecenin kadir gecesi olduğunu söylemekte diğer bir grup alim de berat gecesi olduğunu söylemektedir. Her iki tefsiri birleştiren bir grup alim de hikmetli işlerin ayırımının yapılmasına Berat Gecesinde başlanmakta ve bu işlem Kadir Gecesine kadar devam etmektedir.

Alimler tarafından kadir gecesinden sonraki en mübarek gece olduğu belirtiliyor. Berat anlam olarak rahmet gecesi demektir. Bu gecede Yüce Allah kullarına berat yazdığı için değerlendirilmesi mutlak olan bir gecedir. Bu gecede hayır yağmur gibi yağar Allah'ın rahmeti sel gibi olur insanların üzerine yağar.

Peygamber efendimiz de şaban ayının 15. gecesini ibadetle geçirmeyi, namaz kılmayı, oruç tutmayı ve dua etmeyi bizlere söylemiştir.

Bu gecede geçmiş yaşantımızın muhasebesini yapıp varsa hatalarımızdan vazgeçip bolca tövbe ederek bu günahlara bir daha bulaşmayacağımıza söz vermeliyiz.

Berat Gecesinin özellikleri

Tefsirlerde bu gece ile ilgili olarak şu şekilde izahlar yer almaktadır: Vergi ödendiği zaman nasıl ki vergi borçlusuna borcundan kurtulduğunu gösteren bir belge veriliyorsa, Allah Azze ve Celle de Berat Gecesinde mü’min kullarına berat yazar. Zaten bu gecenin dört adı vardır: “Mübarek Gece”, “Berae Gecesi”, “Sakk Gecesi. Belge ve senet. (Allah Teala bu gece mü’min kullarına beraet yazar)”, “Rahmet Gecesi.”

Berat, beraet” kelimesi “el-berâe” kelimesinin Türkçedeki kullanılış şeklidir. Beri olmak, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak demektir.

Berâet” iki şey arasında ilişki olmaması, kişinin bir yükümlülükten kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması anlamına gelmektedir. Mü’minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup İlâhî bağışa ermeleri umulduğu için de Berat Gecesi denmiştir.
Bir kısım âlimlerin, kıblenin Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’dan Mekke’deki Kabe istikametine çevrilmesinin Hicretin ikinci yılında Berat Gecesinde gerçekleştiğini kabul etmeleri de geceye ayrı bir önem kazandırmaktadır.3

Berat Gecesinin beş ayrı özelliği vardır.

1. Bütün hikmetli işlerin ayırımına başlanması.
2. Bu gecede yapılacak ibadetlerin diğer vakitlere nispetle kat kat sevaplı olması.
3. İlâhi rahmetin bütün âlemi kuşatması.
4. Allah’ın af ve bağışlamasının coşması.
5. Peygamberimize tam bir şefaat yetkisinin verilmiş olması.

Bir rivayette bildirildiğine göre Resulullah Aleyhissalâtü Vesselam Şâban’ın onüçüncü gecesi ümmeti hakkında şefaat niyaz etti, üçte biri verildi. Ondördüncü gecesi niyaz etti üçte ikisi verildi. Onbeşinci gecesi niyaz etti, hepsi verildi. Ancak Allah’tan devenin kaçması gibi kaçanlar başka…
Zemzem kuyusunun bu gecede açık bir şekilde coşup çoğalması da bu manaları kuvvetlendiren kutsal bir işaret olarak yorumlanmaktadır.4

Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde Berat Gecesinin feyiz ve bereketini çeşitli şekillerde nazara vermektedir.

“Şâban’ın 15. gecesi geldiğinde geceyi uyanık ibadetle, gündüzü de oruçlu olarak geçirin. O gece güneş battıktan sonra Allah rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve şöyle seslenir:

“İstiğfar eden yok mu, affedeyim ve bağışlayayım. “Rızık isteyen yok mu, hemen rızık vereyim.
“Başına bir musibet gelen yok mu, hemen sağlık ve afiyet vereyim.

“Böylece tan yerinin ağarmasına kadar bu şekilde devam eder.”

Çünkü o gece İlâhi rahmet coşmuştur. Berat Gecesi beşer mukadderatının programı çizilirken insanlara verilen eşsiz bir fırsattır. Bu fırsatı değerlendirip günahlarını affettirebilen, gönlünden geçirdiklerini bütün samimiyetiyle Cenab-ı Hakka iletip isteklerini Ondan talep eden ve belalardan Ona sığınan bir insan ne kadar bahtiyardır. Buna karşılık, her tarafı kuşatan rahmet tecellisinden istifade edemeyen bir insan ne kadar bedbahttır.

Hadislerle Berat Kandili

- Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimiz şöyle buyurmuşlardı:
“Recep, Allah’ın ayıdır. Şaban, benim ayımdır. Ramazan, ümmetimin ayıdır”. Mübarek Recep ayının ardından gelen Şaban ayı Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ayıdır. Bu mübarek ayın değerini bilerek, ibadetlerimizi yapmalı, alemlerin Rabbinden af dilemeliyiz.

Şaban ayının önemli özelliklerinden biri Beraat gecesi gibi müstesna bir gecenin bu ayın içinde bulunmasıdır.

Ebu Hüreyre Radıyallahu And’dan rivayet edildiğine göre: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimiz şöyle buyurmuştur:

—“Şaban ayının on beşinci gecesinin ilk vaktinde Cebrail (a.s) bana geldi; şöyle dedi:
—“Ya Muhammed, başını semaya kaldır. Sordum.
—“Bu gece nasıl bir gecedir? Şöyle anlattı:

—“Bu gece, Allah-u Teala, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşmayanların hemen herkesi bağışlar. Meğer ki, bağışlayacağı kimseler büyücü, kahin, devamlı şarap içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olsun. Bu kimseler tövbe edinceye kadar, Allah-u Teala onları bağışlamaz.

Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail yine geldi ve şöyle dedi: “Ya Muhammed başını kaldır. Bir de baktım ki, cennet kapıları açılmış.

Cennetin birinci kapısında dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyor: “Ne mutlu bu gece rüku edenlere.

İkinci kapıdan dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: “Bu gece secde edenlere ne mutlu”.

Üçüncü kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: “Bu gece dua edenlere ne mutlu.” Dördüncü kapıda duran melek dahi şöyle sesleniyordu: -”Bu gece, Allah’ı zikredenlere ne mutlu”.

Beşinci kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: “Bu gece Allah korkusundan ağlayan kimselere ne mutlu.”

Altıncı kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: “Bu gece Müslümanlara ne mutlu.”
Yedinci kapıda da bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: “Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın.

Bunları gördükten sonra, Cebrail’e sordum: “Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak?
Şöyle dedi: “Ya Muhammed, Allah-u Teala, bu gece, Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısı kadar kimseyi cehennemden azat eder.”

- Hz. Ayşe Radıyallahu Anha anlatıyor: “Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem buyurdular ki: “Allah Teala Hazretleri, Nıfs-u Şa’ban gecesinde dünya semasına iner ve Kelb kabilesinin koyunlarının tüyünün adedinden daha çok sayıda günahı affeder.”
 
Üst